TikTok için Oracle ve Microsoft rekabeti
ABD merkezli teknoloji devleri Oracle ve Microsoft’un, popüler video paylaşım platformu TikTok’un küresel operasyonlarını devralmak için müzakerelere başladığı öne sürüldü. Bu kapsamda, TikTok’un Çin merkezli ana şirketi ByteDance’in platform üzerinde azınlık hissesiyle kalacağı, ancak algoritma yönetimi, veri toplama süreçleri ve yazılım güncellemelerinin Oracle tarafından denetleneceği belirtiliyor. Görüşmelere dair Beyaz Saray’ın da dahil olduğu ifade edilmekle birlikte, Başkan Donald Trump’ın konuya yönelik açıklamaları bu sürece farklı bir boyut kazandırıyor. Trump, yapılan görüşmeleri doğrulamakla birlikte Oracle ile doğrudan bir iş birliği içinde olmadığını dile getirdi. Bu açıklamalar, TikTok’un geleceğine dair belirsizliklerin sürmesine neden oldu.
TikTok’un denetimi kime emanet edilecek?
Trump, ABD Florida’ya yaptığı bir seyahat sırasında Reuters’a verdiği demeçte, TikTok’la ilgili pek çok önemli kişiyle görüştüğünü ve bu konuda büyük bir ilgi olduğunu vurguladı. Ancak Oracle’ın bu isimler arasında yer almadığını belirtti. Başkan, “Birçok kişi bu konuda benimle konuşuyor. Oldukça etkili kişiler var ve muhtemelen önümüzdeki 30 gün içinde bir karar alacağım.” ifadelerini kullandı. Bununla birlikte, ABD Kongresi’nin ByteDance’e TikTok operasyonlarını devretmesi için 90 günlük bir süre tanıdığı biliniyor. Trump, TikTok’un kurtarılmasının “iyi bir adım” olacağını ifade ederek, ABD merkezli bir yapı ile platformun devam etmesi gerektiğine işaret etti.
Öte yandan, TikTok’u satın alma konusunda ilgi gösteren diğer isimler de dikkat çekiyor. Elon Musk, emlak yatırımcısı Frank McCourt ve “Shark Tank” programının sunucusu Kevin O’Leary’nin adı bu süreçte öne çıkan isimler arasında yer alıyor. Trump, Oracle’ın kurucu ortaklarından Larry Ellison’ın platformu satın almasını açıkça desteklediğini dile getirdi.
Oracle’ın halihazırda TikTok’un altyapısının büyük bir kısmını sağlayan bir sunucu ağına sahip olması, bu şirkete stratejik bir avantaj sağlıyor. Uzmanlar, olası bir anlaşma ile Oracle’ın platform üzerindeki denetim ve gözetim kapasitesinin artırılabileceğini ifade ediyor. Öte yandan, Microsoft’un bu süreçteki rolü henüz tam olarak netleşmiş değil. Şirket, 2020 yılında Oracle ve Walmart ile birlikte TikTok’un ABD operasyonlarını satın almak için bir girişimde bulunmuştu. Ancak o dönem yapılan görüşmeler sonuçsuz kalmıştı ve bu süreç, Microsoft’un platform üzerindeki potansiyel etkisini tartışmalı bir hale getirdi.
ByteDance ve TikTok ile ilgili müzakereler, Başkan Trump’ın platformun Çin bağlantısını kesmek adına daha önce yayınladığı bir yürütme emri ile hız kazandı. Bu emir, ByteDance’e TikTok’taki hisselerini elden çıkarması için 75 günlük bir süre tanıyordu. Trump, bu sürecin sonunda ABD’nin TikTok’un %50’sine sahip olabileceği bir ortak girişim modelini de gündeme getirmişti. Ancak bu önerinin uygulanabilirliği ve Çin’in bu tür bir anlaşmaya nasıl yaklaşacağı belirsizliğini koruyor.
Microsoft’un bu yeni görüşmelerde hangi düzeyde bir rol oynayacağı ise merak konusu. Şirket, önceki yıllarda TikTok’un satın alımıyla ilgili girişimlerde bulunmuş, ancak bu süreç “karmaşık ve zor bir sorumluluk” olarak değerlendirilmişti. Bu açıklamalar, Microsoft’un platform üzerindeki kontrol arzusu kadar, muhtemel risklerden de çekindiğini ortaya koyuyor. Öte yandan, Walmart gibi daha önceki süreçlerde yer alan bazı şirketlerin, bu defa yüksek maliyet nedeniyle anlaşmadan çekildiği bildiriliyor.
Trump’ın yönetimindeki bu süreçte, TikTok’un geleceği ve ABD ile Çin arasındaki ekonomik ve politik gerilimler dikkate alındığında, müzakerelerin sonucu yalnızca bir iş anlaşması olarak değil, daha geniş bir stratejik hamle olarak değerlendiriliyor. TikTok’un ABD operasyonlarının yerel bir şirketin denetimine geçmesi, platformun uluslararası alandaki konumunu ve kullanıcı güvenliğini nasıl etkileyeceği konusunda önemli soruları beraberinde getiriyor.
Sonuç olarak, TikTok’un küresel operasyonlarının devri üzerine yapılan görüşmeler, yalnızca bir teknoloji anlaşması değil, aynı zamanda ekonomik ve politik bir strateji olarak da şekilleniyor. Oracle ve Microsoft gibi teknoloji devlerinin sürece dahil olması, bu anlaşmanın önemini ve sonuçlarının geniş kapsamlı etkilerini gözler önüne seriyor.